Dudak Bakimina Dikkat Edin !!

Havalar soğudu artık. En az ellerimiz kadar dudaklarımızda kuruyor. Ve yapılmaması gereken şeyi hepimiz yapıp; dudaklarımız kurudukça dilimizle ıslatarak aslında daha da fazla kurumasına sebep oluyoruz. Bu nedenle ben özellikle bu soğuk havalarda dudak nemlendiricilerimi asla yanımdan eksik etmiyorum. O kadar çok lipbalm denedim ki, en memnun kaldıklarımı paylaşmak istedim sizlerle.
                                     
Avene Cold Cream : Kesinlikle çok etkili. Eczaneden almıştım ve anında etkisini göstermeye başlıyor.

OHT Peptide3 : Dudak kuruluğundan ziyade duddakları dolgunlaştırmaya yarıyor. :) Bunu genelde geceleri yatmadan önce sürüyorum. Biraz yakıyor fakat bence işe yarıyaor!!!

Khiel's LIP BALM : Çok memnumun. Hemen etkisini gösteren bir krem. Anında yumuşatıveriyor dudaklarınızı. Dudak parlatıcısı yerine bile kullanabilirsiniz. Dudaklarınızı nemlendirirken parıl parıl yapıyor çünkü.Tadi da harika:)

BURT'S BEES : Ben ballı olanını almıştım. Tadı ve kokusu harika. Dudaklarıma da çok iyi geliyor. Fazla parlatmadığında rujunuzu sürmeden önce bile kullanabilirsiniz.

Veeee Hello Kitty Lip Balm : Pınar Ablamın hediyesi olan bu lip balm üzerindeki Hello Kitty resmi bile yetiyor bana. :) Kokusu karışık meyveli sakızların aynısı. Tadı da öyle. Bi sebebe gerek yok bunu almak için. Hello Kitty olması yeterli. :)

Ben asla makyaj çantamdan eksik etmiyorum dudak kremlerimi. Özellikle de kışın.... Siz de bu soğuklarda dudaklarınızı ihmal etmeyin olur mu?
                                     

Devamini Oku..

Bahar Detoksu

Bahar zamanı detoks zamanı. Kışın yediğimiz kalorili, bol protenli, yağlı şeyleri artık canımız çekmemeye başlıyor. Vücudumuz da baharla birlikte hafiflemek, canlanmak istiyor. Bunun için en iyi yol da canlılık faktörü yüksek gıdalar yemek, yani çiğ şeyler yemek, pişirmeden.
Bazen şöyle rahat rahat gezecek, taze bahar havasını içime çekecek, kendime güzel ve özel ve tazecik sebzelerle hazırlanmış çiğ yiyecekler hazırlamak istiyorum. Bu hayallerde fazla derinleşemeden de ya işler ağır basıyor ya da çocuklar ve onların binbir türlü tatlı dertleri. Ve çiğ menüler hazırlamak yine bir sonraki güne kalıyor.
Ancak hele son günlerin bitmek tükenmek bilmeyen virüs salgınlarından da korunmak gerekiyor. Mikroplar (yani bakteriler ve virüsler), artık ilaçlara karşı dirençlenmeye başladılar. Öyle ki, artık yepyeni,  neredeyse mucizevi ilaçlara ihtiyaç var.
Hayatımızı değiştirmeden ilaçlardan medet ummak, sanki sihirli birer sağlık kürüymüş gibi davranmak sadece başımızı kuma gömmek oluyor. Onun yerine sağlıklı beslensek, bedinimize iyi davransak, hem kendimiz, hem dünyamız, hem de gelecek nesiller için çok daha faydalı bir şey yapmış oluruz.
Sağlıklı beslenme kısa bir konu değil. Onu kısa bir blog yazısında özetleyemem. Ama içmeyi çok sevdiğim, çok pratik bir karışımın tarifini sizlerle paylaşabilirim.  Gün içinde en azından bir çiğ salata bile yiyememişsem, veya daha fazla canlandırıcı bir şeylere ihtiyacım varsa hemen şu meyve suyunu sıkıyorum. Zıpkın gibi oluyorum. Çocuklar da buna bayılıyor. Özellikle de o gün vitaminleri eksik kaldıysa bu meyve suyu hayat kurtarıyor.
Vitamin ve antioksidan deposu, canlandırıcı bir sebze-meyve suyu tarifi bu. İçindekilerin oranlarıyla kendi damak zevkinize göre oynayabilirsiniz. Hatta içinde daha fazla sebze katmak isterseniz karnıbahar, lahana gibi daha az tadı olan sebzelerden ekleyebilirsiniz. Bu sebze-meyve suyu için bir katı meyve sıkacağına ihtiyacınız olacak. Suları sıkar sıkmaz içmek en iyisi, ama bir kısmını hemen içip, bir kısmını da birkaç saat sonrası için saklayabilirsiniz. Bunun için cam bir kavanozu mümkün olduğunca tepesine kadar doldurun ve kapağını sıkıca kapatıp buzdolabına koyun.
Bunu birkaç gün üst üste için ve sonuclarina bakin..

Uyan-canlan karışımı

1 kişilik
1 elma
2 havuç
½ kırmızı pancar
bir parmak genişliğinde taze zencefil kökü
Çeyrek limonun suyu

Hepsini katı meyve sıkacağından geçirin.
Afiyet olsun! Şifa olsun!

Devamini Oku..

Işıl Işıl Saçlara Sahip Olmak İçin

Biz kadınların en önemli silahı saçlarımızdır. Sürekli bakım ve ilgi isteyen saçlarımızı, birgün dahi bıraksak keçeleşmeye başlıyorlar. Bu durumda saçlarımızı canlı ve ışıltılı tutacak formülleri bilirsek canımızı sıkmamıza da gerek kalmaz. Çünkü herkesin hayalinde olan ışıltılı güzel saçları kim istemez ki?  Tabiki herkes o saçlara kavuşmak ister, üstelik   güzel ve sağlıklı saçlar için öyle  para harcamaya da gerek yok evde bulunabilecek malzemeler ile yapılan ucuz kolay ve sonucu harikulade olan  bu kürleri ayda bir de olsa kullanmanızı tavsiye ediyorum. Öncelik olarak şunu belirtmeliyim ki, sıcak su saçın parlaklığını alır çok soğuk olmayan hafif ılık suyla yıkanmış saçlar daha parlak olur. Dış görünüşümüzün en kıymetli parçası olan saçlarımız için işte size maskeler.

Parlak güzel ve ışıl ışıl saçlar için maskeler

• Bir yumurta sarısı ile iki yemek kaşığı zeytinyağını karıştırılır ve saça maske olarak uygulanır on dakika bekledikten sonra saçınıza uygun şampuan ve  bol su ile durulanır.
• İki yumurtayı bir su bardağı sütün içine kırın ve karıştırın oluşan maskeyi saçınıza uygulayın ve on dakika sonra bol su ile durulayın.
• Saçınızı yıkadıktan sonra durulama suyuna iki yemek kaşığı sirke katıp saçınızı yıkayın.
• Bir adet avokadoyu iki yemek kaşığı bal ile karıştırılır ve saça uygulanır yaklaşık yarim saat sonra bol su ile durulanır.
• Bir muzu ezin ve bir su bardağı balla karıştırıp saçınıza bu maskeyi uygulayın yarım  saat sonunda bol su ile durulayın.

Devamini Oku..

Mat Ve Kuru Saçlara Çözümler

Cansız, mat, kuru saçlardan sıkıldıysanız  işte sizlere harika formüller. Yaz boyunca güneşin ışıl ışıl parlattığı saçlarınız kış gelince söndü hatta sonbaharında etkisiyle kurudu ve matlaştı. Kış boyu güneşin etkilerini hissetmeniz için şu formülleri uygulamanız yeterli olacaktır.Kış ayları, güneşten en az yararlandığımız dönemdir. Bu karanlık günlerde kendinizi yorgun hissedip, bakımınızı ihmal eden yalnız siz değilsiniz. Zaten bu buz gibi havalarda kimse saçıyla uğraşmayı pek sevmez. Çünkü  saçların şekil alması zorlaşır, cilt kurur ve solgun görünür. İşte bu tür can sıkıcı sorunlardan uzak kalmanıza yardımcı olacak, kendinizi iyi hissedip, kendinizi şımartmanızı sağlayacak harika öneriler. Bu öneriler ile saçlarınız eski canlılığını kazanacaktır.

• Saçınıza uygun şampuan kullanın ve kuru saçları nemli tutucak şampuanlar tercih edin.
• Saçınızı en fazla üç günde bir yıkayın, yıkıma suyu ılık olsun.
• Mutlaka saç kremi kullanın 
• Saç kurutma esnasında en düşük sıcaklıkta kurulayın
• Saç maskelerinden uygulayın.
• B vitamini takviyesi alın özellikle B12 vitamini saçların dökülmesine  karşı cok etkilidir.
• Saç uçları kırıklarını aldırın.
• Saç  düzleştiricinizi daha az kullanın.
• Doğal olarak elma sirkesinden faydalanın.Ölçüler yarım çay bardağı elma sirkesine bir su bardağı sudur. Bu iki sıvıyı karıştırıp saçlarınıza uygulayın. 

Cansız mat ve kuru saçlar için doğal maskeler 

1-Yarım çay bardağı elma sirkesine bir su bardağı suyla karıştırıp saçlarınıza uygulayın yaklaşık Yarım saat sonra bol suyla yıkayın.

2- Bir çorba kaşığı sirke bir yumurta ve bir çorba kaşığı sıvı yağı karıştırıp saçlarınıza ovarak yedirin ve on dakika sonra bol suyla yıkayın.

3- Bir adet olgun muzu bir çorba kaşığı badem yağıyla ezin ve saçlarınıza masaj yaparak yedirin yaklaşık 15 dakika sonra bol suyla yıkayın.

4- Bir adet olgun muz bir çorba kaşığı badem yağı ve bir çorba kaşığı bal ile karıştırıp saçlarınıza sürün on sakika sonra bol su ile durulayın.

Devamini Oku..

Harika Doğal Cilt Maskeleri

Herkes kendi cildini tanır ve kendi güzellik sihrini kendisi yaratır! Bu sihiri etkili kullanmak için,  cildimize ekstra önem vermemiz gerekir. Cildimizin güzelliğini korumak, ve cildimize özel bakım uygulamak bu durumda şart oluyor. Herkes kesimin  isteği olan temiz, güzel ve bakımlı  bir cilt hayal değil hatta zor da değil! Bunu yapmak için ne yapılmalı? Cevabı çok basit sadece buzdolabını biraz daha fazla kurcalamalı ve istikrarlı bir şekilde cilt maskelerini uygulamalıdır. Cilt maskelerini düzenli uyguladığınız taktirde, sizin de bebek gibi bir cildiniz olacaktır.Hatta bunun için fazla uğraşmanıza da gerek yok, çünkü cilt maskelerinin püf noktalarını bildikten sonra bebek gibi bir cilt hayal değil.
Yüz maskelerinin amacı kan dolaşımını hızlandırmak ve ölü hücreleri temizlemektir. Aynı zamanda cildi dinlendirmek ve tıkanan gözenekleri açmaktır. Burada dikkat etmeniz gereken nokta ise şudur; cilt maskelerini haftada iki kereden fazla uygulamayın kazanç  yerine zarara girersiniz, yüzünüz pul pul olup dökülür. Ayrıca cilt maskeleri için kozmetik ürünlerinden faydalanabileceğiniz gibi doğal yollarla da, toksinlerden arınıp harika sonuçlar elde edebilirsiniz.

>>>>Cildinizi dinlendirmek ve nemlendirmek için kullanabileceğiniz besinler; bal, salatalık,gül, yumurta, bezelye, çilek, kayısı, yulaf, muz, elma, portakal, limon, üzüm ve papatyadır. Bu malzemeleri robottan çektikten sonra maske olarak kullanabilirsiniz. 
NOT: Yukarıdaki malzemeler ayrı ayrı kullanılır.

Doğal cilt maskeleri 

>>>>Nemlendirmek için; 1 yumurta sarısı  ve 1 çorba kaşığı  süt.  Bu iki malzemeyi karıştırıp cildinize sürün 15 dakika sonra ılık su ardından soğuk suyla yıkayın.

>>>>Yağlı Ciltler İçin; 1 çorba kaşığı  bal, 1çorba kaşığı  süt ve 1tatlı kaşığı limon suyu. Malzemeler karıştırılır ve cilde sürülür 15 dakika sonra bol ılık suyla yıkanır.

>>>>Yumuşak Cilt İçin ; 1 fincan yoğurt, 1 tatlı kaşığı limon suyu, 1 tatlı kaşığı elma sirkesi ve 1 yumurta sarısı. Tüm malzemeler karıştırılır ve cilde sürülür kuruyunca ılık suyla yıkanır.Haftada bir kez uygulayın.

>>>>Kırışıklık İçin; bir adet yumurta akı ve 1 çorba kaşığı bal. Malzemeler karıştırılır ve cilde sürülür yaklaşık 20 dakika sonra ılık suyla yıkanır.

>>>>Sivilceler İçin; iki tatlı kaşığı zeytinyağını 8 adet karnı bahar ile robottan çekin karışımı cildinize uygulayın yaklaşık 10 dakika sonra bol ılık suyla yıkayın.

>>>>Sıkılaştırmak İçin ; ayva çekirdekleri  ve bir fincan su. Hazırlanışı ayva çekirdeklerini bir fincan suya koyun ve iki gün  bekletin jöle gibi kıvamlı olacaktır. Önce cildinizi sadece su ile yıkayın ardından bu karışımı cildinize  uygulayın ve 20 dakika sonra önce ılık sonra soğuk suyla yıkayın.

>>>>Yağ Dengeleyici Maske; yarım çay bardağı elma suyu ve yarım çay bardağı portakal suyu. Malzemeleri karıştırıp cildinize uygulayın on dakika sonra bol su ile durulayın.

Devamini Oku..

Makyajın Zararlarından Korunmak İçin

Güzellik her kadının  hayalidir kim istemez ki güzel  ve bakımlı olmak...  İllaki hemen  hemen herkes dışarı çıkarken, bir ruj veya kalem sürmüştür, bu bir gerçek. Hele birde davet düğün varsa makyaj artık kaçınılmaz oluyor. Çarşıda pazarda dolaşırken makyaj malzemeleri satan bir yere uğramadan  edemeyiz ve hemen  soluğu kozmetik dükkânlarında alırız. Makyajın bu kadar yaygınlaşması ile birlikte bazı erkeklerde kozmetik ürünleri kullanmaya başlamıştır. Bu durumda, makyaj malzemesine talep artınca, talebin karşılanması için piyasaya ucuz ve sağlıksız ürünler çıkıyor.  Bunun sonucunda da cilt hastalıkları kaçınılmaz oluyor. Bilinen en önemli cilt sorunları siyah noktalar ve sivilcelerdir. Araştırmalar sonucunda yanlış yapılan makyajın ciltteki gözenekleri tıkayıp bu sorunlara yol açtığı saptanmıştır.Burada dikkat edilecek bir husus daha  var; yanlış yapılan makyaj cildi bozuyor, hatta hasta dahi edebiliyor. Peki bu duruma düşmemek için ne yapılmalıdır?

• Makyaj yapmadan önce eller yıkanmalıdır.
• Makyaj yapmadan önce cilt mutlaka temizlenmeli, ardından nemlendirici sürüp yarım saat beklenmelidir.
• Makyaj malzemeleri açıldıktan sonra en fazla 6 ay kullanılmalıdır.
• Yatmadan önce mutlaka makyaj temizlenmelidir.
• Ürünü alırken son kullanma tarihine bakılmalıdır.
• Arada yüz dinlendirilmelidir.
• Ağır makyajdan ziyade daha hafif makyajlar tercih edilmelidir.
• Kesinlikle suda çıkmayan ürünler kullanılmamalıdır.
• Ürünü alırken önce örneğinden alıp,  alerjiniz olup olmadığını kontrol edilmelidir.
• Kesinlikle başkasının ürünlerini kullanılmamalıdır.
• Saklama koşullarına dikkat edilmeli, üzerinde yazdığı gibi saklanmalıdır.

Devamini Oku..

Doğru Makyaj Yapmanın Püf Noktaları

Makyaj yapmadan önce yüzünüzü tanıyın her yüzün kendine özgü ışığı hatları vardır. Kiminin gözleri ön plandadır, kimisinin dudakları... Öyle makyaj yapmalısınız ki, yüzünüz makyajı kabul etmeli, kusmamalıdır .Peki makyajınızı yaparken nelere dikkat edersiniz? Gideceğiniz yere mi, gündüz ya da gece olmasına mı, giydiğiniz kıyafete mi,  yoksa saç rengine mi? Elbette bu dört unsurun etkisi büyüktür makyaj yapmanıza. Bu dört unsuru bir arada da tutabilirsiniz, farklı şekillerde uygulayabilirsiniz. Bu tamamen sizin görüşünüze kalmış birey. Makyaj yapmanın püf noktalarını bilmiyorsanız eğer yapacağınız en ufak hata ile çok kötü sonuçlar ortaya çıkabilir dikkatli olun!  Ayrıca makyajın zararlarından korunmak için neler yapılmalı öğrenmek  için  tıklayın.  Şimdi makyajda püf noktalarını bir gözden geçirelim. Nerelerde nasıl hatalarımız oluyor bir bakalım.

Saç rengine  uygun yapılan makyajla daha doğal ve belirgin olursunuz. Bu yüzden saç renginizle de makyajınız uyumlu olmalıdır.

Siyah saça sahip olanlar gözlerini ön plana çıkarmalıdır. Bunun için siyah göz kalemi gözlerinize anlam katacak, bakışlarınız derin ve duru olacaktır. Açık renkli allık ve rujda makyajınızı tamamlayacaktır. Renk seçimi olarak grinin her tonu ve kahverengi kullanılabilir.Siyah saça yakışan en önemli buğulu göz makyajıdır. Buraya tıklayarak buğulu göz makyajı nasıl yapılır öğrenebilirsiniz.

Sarı saça sahip olanlar  pembenin tonlarında makyaj yapmalıdırlar. Göz makyajın da ise, kahverenginin tonları kullanılmalıdır.Meşhur barbie  bebekleri herkes bilir sarı saçları vardır ve makyajı hep pembenin tonlarındadır. Saçları sarı, teni beyaz olanlar makyaj yaparken pastel tonları tercih etmeliler. Dudaklarda pembe renk bir ruj, gözlerde ise gri renk bir far kullanılması ten rengine en yakışan olacaktır. Buda yüzünüzün güzelliğine güzellik katacaktır.

Kahverengi saça sahip olanlar ve koyu tenli olanların makyaj tercihi ise, parlak tonlardan yana olmalıdır. Parlak tonlar sizi daha canlı gösterecektir. Mavi, yeşil ve pembe tonlardaki makyaj sizi bir adım öne alacaktır.

Gelelim makyaj hatalarına, en sık yapılan hata ten renginden daha koyu fondöten  kullanımıdır. Bu durum da yüzünüz kirliymiş gibi gözükebilir. Bunun yerine ten renginize yakin tonda uygulanan fondöten sizi daha doğal gösterecektir. Dikkat edilecek  bir diğer nokta kullandığınız fondöten ten renginizden açık veya koyu ise, boynunuzu unutmayın! Fondöteni boynunuza da sürün bütünlük sağlanmış olursunuz.


Makyajda en önemli nokta göz  makyajıdır. Yapılan hatalarda bakışlar çok sert hale gelebilir. Bunu için göz  tipinizi iyi bilmeniz gerekmektedir. Basit dokun8uşlar ile harika göz makyajı
yapabilirsiniz.  Küçük gözleriniz varsa kalemi gözünüzün dışına sürmelisiniz böylece gözleriniz daha büyük gözükecektir. Fakat gözleriniz büyükse, gözünüzün içine kalem sürmelisiniz. Böylece gözleriniz daha küçük gözükecektir. Alt kirpiklere asla rimel kullanmayın bu sizin bakışlarınızı ve gözlerinizi aşağıya doğru çeker.

Allık sürerken  yapılan en büyük hata bir bölgeye yoğun şekilde allık sürmektedir. Bunun yerine elmacık kemiklerine fırça ile eşit  miktarda allık sürülmelidir.


Dudaklarınız inceyse asla koyu ruj kullanmayın. Bunun yerine açık ve parlak rujları tercih edin. Şayet dudaklarınız kalin ise mat ve koyu rujlar tercih edin. Bu makyaj ile dudaklarınız ince gözükecektir.

Doğru nemlendirici kullanımı, en sık yapılan hatalardan diğeride nemlendirici sürdükten hemen sonra makyaja başlamaktır. Bunu yapmayın!! Nemlendirici sürdükten yaklaşık olarak 20 dakika sonra makyaja başlayın, böylece hem cildiniz zarar görmez hem makyajınız kolay akmaz.

Devamini Oku..

Kadınlarda Tüylenme Sorunu Ve Tedavi Yolları

Erkek tipi kıl  olarak kabul edilen ve kadınların baş belası haline gelen kıllar ciddi estetik sorunudur. Tüylenme  genel olarak; dudak üstü, çene kemiği üstü ve yanaklar, göğüs kafesi üstü bölge ve göbek çevresi, kasık ile göbek arasındaki orta hat, bacakların iç yüzleri, sırt, kalça ve kasıklar gibi bölgelerde oluşur.  Bu bölgeler normalde görünmeyen ince solgun küçük tüyler  vardır,  fakat zamanla artmaya başlar. Kıllanma genel olarak hormonal bir bozukluktan dolayı ortaya çıkar, başlarda iki üç siyah kıl ile başlayan dönem zamanla geniş alanlara yayılarak adeta erkek görünümüne dönüştürür. Kıl oluşumunun tıpdaki  adı hirsutizmdir ve androjen adı verilen erkeklik hormonunun çeşitli sebeplerden dolayı artmasıyla meydana gelir.Androjen hormonlar kadınlarda temel olarak yumurtalıklar ve böbrek üstü bezinde üretilirler ve buradan kana geçerler. Kadınlarda az miktarda salgılanan erkeklik hormonu, kadın vücudunda ince tüylenmeye neden olur. Bu tüylenme önemsenmeyecek kadar az ve incedirler. Zamanla androbilgiormonunun artması ile geniş alanlara yayılan kıllar sert, kalın ve siyahtırlar.

Erkek tipi tüylenme neden olur?
Ayak tabanımız ve avuç içimiz hariç vücudumuzun her bölgesinde kıl kökleri bulunmaktadır. Bu kıl kökleri kimi bölgelerde daha siyah sert kimi bölgelerde yumuşak ve incedir. Kişinin yaşına ırk ve cinsiyetine gore artış gösteren kıllanma erkeklerde doğal olarak daha fazladır. Erkeklik hormonları istirahat halinde olan ince ve yumuşak olan kıl köklerini uyararak  bu  kıl köklerini  koyu siyah ve sert yaparlar, hatta bir kez üretim yapmaya başlayan kıl kökü bu üretimini durmaksızın sürdürerek tüylenme sorununu ortaya çıkarır. Kadınlarda görülen erkek tipi kıllanma nedenleri şunlardır;

Hormon bozukluğu : Hormon bozuklukları  kadınlarda az salgılanan androjen( erkeklik hormonu)  hormonun çeşitli sebeplerden artması ile kana daha fazla hormon geçiyor. Bu hormonlar  kıl kökleri uyarıyor ve tüylenme artıyor.

Adet düzensizlikleri(polistik over):Sağlıklı kadın her ay düzenli olarak adet görür. Fakat yumurtlama bozukluğu olan kişilerde adet düzeni bozulduğu için, yumurtalıklar fazla miktarda erkeklik hormonu salgılar. Bunun sonucunda kıl kökleri uyarılarak daha fazla kıllanma olur.

Böbrek üstü bezi sorunları: Androjen hormonu böbrek üstünde de üretilir. Bu yüzden burada oluşacak veya oluşmuş bir sorun erkeklik hormonun yükselmesine sebep olarak tüylenme artacaktır.

Genetik özellikler: Genetik özelliklere bağlı olarakta tüylenme görülmektedir. Çok nadir görülen budurumun da incelenmesi gerekmektedir. Bu tür durumlarda yapılan hormonal incelemeler çoğu durumda normal sonuçlanmaktadır.  Kalıtımsal  olarak aktarılan ve çözülemeyen bir hastalık mı olduğu saptanması gerekmektedir.

İlaç yan etkileri: Bir hastalık için kullanılan ilaçlarda yan etkiler yaparak  tüylenme yapabilir. Bu tüyler kalıcı değildir, ilaç kullanımı bittiğinde kendiliğinden dökülürler.

Yumurtalık tümörleri:  Yumurtalıklar da oluşan tümörde androjen hormonun yükselmesine ve sonucunda tüylenmeye zemin hazırlar. Çok az sıklıkla görülen bir durumdur.

Menopoz dönemi : Bu dönemde kadınlık hormonu olan östrojen azalmaya başlar, fakat erkeklik hormonu olan androjen aynı kalır budurumda da tüylenme olabilir.

Tüylenme için çözüm yolları 

• Tüylenme her zaman ciddiye alınması gereken bir durumdur. Yapılacak olan hormon testleri sonucunda tıppi olarak çözüm üretilecektir . Eğer hormonlarda yükseklik varsa bunun nedeni araştırılarak tedavi yöntemi uygulanmaktadır. Hormon yüksekliğine sebep olan; yumurtlama sorunu, böbreküstü bezi, yumurtalık tümörleri veya çok ender görülen diğer hastalıklar incelenmektedir.  Bu incelemeler sonucunda kişiye uygun tedavi metodları uygulanmaktadır.

• Hormonal bir yükseklik yoksa bazı ilaçlar ile bu durum çözülmektedir.Doktor aşamasından sonra, sorununuzun temeline yönelik size verilen ilaç tedavisini harfiyen uygulamanız gerekiyor fakat ilaç tedavisi tek başına kıllanma sorununu çözmeye yeterli değildir.  Çünkü ilaç tedavisi var olan kılları dökmez, yeni sert kılların çıkmasını engeller. İlaç tedavisi ile aynı anda tüy köklerini kurutan uygun epilasyonuda kullanmanız uygun olur.

• Hormon seviyelerinin normal olması sıklıkla rastlanan bir durumdur ve bu durumda belirtiyi ortadan kaldırmaya yönelik  tüy giderici yöntemler(ağda, jilet, ip, epilasyon v.b)  kullanılır.

Kıllar hakkında genel bilgi
Kıl kökleri hormonların işçisi gibidirler, kendilerine hormonlar tarafından verilen emirler doğrultusunda kıl üretirler. Kıllar kendiliğinden dökülene kadar yada müdahale edilene kadar o bölgede dururlar. Kılların   uzama hızları farklıdır; hızlı uzayan, yavaş uzayan ve çok yavaş uzayanlar. Kıl köklerinin hepsi aynı anda çalışmazlar. Bunun yerine bir kısmı aktif olarak kıl üretirken bazıları gelişme, bazıları dinlenme safhasındadırlar.

Tüylenme için bitkisel kürler 

Limon kürü
Yarım limon
Bir cay kaşığı tuz

Hazırlanışı
Uygun yöntemler ile tüyler kökünden alındıktan sonra limon ile tuzu karıştırılıp üç gün boyunca akşam yatmadan tüylü bölgeye  masaj yaparak  bu karışım sürülmelidir. En az altı ay kullanılmalıdır. Tuz ve limon kıl köklerini yakarak kıllanmayı normale döndürecektir.

Zerdeçal kürü
2 yemek kaşığı toz zerdeçal
Yarım bardak süt

Hazırlanışı
Bu iki malzeme macun kıvamına getirilir.. Bu karışım özellikle yüz bölgesindeki istenmeyen tüylere karşı etkilidir ama diğer bölgelere de uygulanabilir. 15 – 20 dakika bekledikten sonra ılık suyla yıkayarak temizleyin.

Nane kürü
1 demet taze nane

Hazırlanışı
Naneler ince ince kıyılır ve sabah akşam yemeklerden yarım saat önce yaklaşık bir yemek kaşığı dolusu çiğnenir ve yutulur. Nane kadınlık hormonu olan östrojen hormonunu dengelediği için tüylenme azalır. Nane çayı da günlük iki fincan içildiğinde etkili olmaktadır.

Devamini Oku..

Suna Dumankaya Gebelik Çatlakları Göğüs Çatlakları Ve Göğüs Sarkması İçin Kürler

Gebelik çatlakları için kür 

• 1 fincan badem yağı
• Yarım limon suyu (limon cildi sıkılaştırır)
• Birkaç damla badem yağı
• Birkaç damla çilek yağı
• Şap tozu ekleyebilirsiniz.

Karıştırın ve her gün karnınıza masaj yapın.  Hamilelikte kilo almaya başladığınızdan itibaren yaparsanız çatlak oluşumunu engellersiniz. Çatlak oluştuktan sonra geri dönüşümü onarılması çok zordur.

Oluşmuş çatlakların biraz daha görünümünün düzelmesi için banyo ve kese sonrası susam yağıyla ovmak cildi besler, görünümü biraz daha toparlar.

Göğüsler için sarkma ve çatlaklara karşı kür 

• 2 yumurtanın akını köpürtene kadar iyice karıştırın
• 2 rendelenmiş patates
• Yarım rendelenmiş mango

Eski bir çamaşırınızın içine gazlı beze sardığınız karışımı yerleştirin ve çamaşırınızı giyin, 4 saat üzerinizde kalsın.Sonra duş alın…
Kakao yağı ve susam yağını karıştırın banyo sonrası cildinize sürün. Göğüs sıkılaştıran spor yapmayı ihmal etmeyin.

Devamini Oku..

Kilo Verdiren Kür - Nasıl Kilo Verilir

 

Saba Tümer'in programında dokuzlu bitki çayını kullanılarak 5 ayda tam 35 kilo verildiği haberi büyük yankı uyandırdı

Dokuzlu Zayıflama Çayı içerik olarak yağ yakıcı, ödem atıcı ve sindirim sistemini sağlıklı bir şekilde çalıştırmaya yardımcı oluyor.

Cinnema ve Barut Ağacı. Cinnema, Hindistan'da yetişen ve şeker emilimini azaltan bir bitki zayıflamada büyük bir rolü var. İçtikten sonra uzun bir süre tatlı isteğini ortadan kaldırıyor. Barut ağacı ise dünyadaki en güçlü bağırsak çalıştırıcı olarak biliniyor. Fakat neredeyse yok denecek kadar az miktarda bulunuyor.



Uzmanlar; "Burada dikkat edilmesi gereken husus Barut Ağacı kabuğudur. Çam ağacı kabukları ve tarçın kabukları, kötü niyetli kişiler tarafından barut ağacı niyetine satılıyor. Buna çok dikkat edilmesi gerekiyor. Çam ağacı kabuklarının çok faydası var fakat bu formül ile hiç bir alakası yoktur." şeklinde açıklama da bulunuyor.



İşte o mucizevî Dokuzlu Zayıflama Çayı içeriği;



Cinnema: Hindistan'da yetişen bir bitki türüdür. Şeker emilimini azaltır. Vücuttaki kanı temizler ve vücuda enerji verir.
Barut Ağacı: Dışı ince kırmızı Karadeniz'de yetişen dünyadaki en güçlü bağırsak çalıştırıcıdır.
Mate: İştahı kapatır. İçerisinde matein maddesi uyarıcıdır. Fakat çarpıntı yapmaz. Doğal bir enerji kaynağıdır.
Çoban Çökerten: Kalp ve Damar sağlığına iyi gelir. Vücut enerjisini ve dayanıklılığı arttırır.
Yeşil Çay: Çok güçlü bir antioksidandır. Vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
Sinirli Ot: Kanı, Akciğer ve Mideyi temizleyen en önemli bitkidir.
Biberiye: Yağ yakıcı ve hazım kolaylaştırıcı bir bitkidir. Güçlü bir antioksidandır. Vücutta biriken toksinlerin atılmasını sağlar.
Funda Yaprağı: Ödem arttırıcıdır. Vücuttaki depo yağların enerjiye dönüşmesine yardımcıdır.
Bilye Kekik: Hazmı kolaylaştırır. Sindirim sisteminin, mide ve bağırsakların çalışmasını sağlar.

Devamini Oku..

Evde Keratin Bakımı Nasıl Yapılır

  

Bugün sizlere kuaför fobisi olanların, kuaföre gitmeye vakti olmayanların veya saç bakımını evde yapıp, kuaföre para vermek istemeyenlerin dikkatini çekecek bir bakım setini paylaşacağım.

Keratinin saçlara olan faydasını biliyoruz. Saçlarımız keratin sayesinde yapısını korumaktadır. Ancak boya,açıcı, ısı vs. maruz kaldığında saçımızdaki keratin oranı da giderek azalır. Saç keratine ihtiyaç duyar. Azalan keratinle birlikte saç kurur, yıpranır, mat görünür, saç dokusu incelir ve saçın kalitesi azalır. Saça yüklenen keratin saç tellerine nüfus ederek hasar görmüş saç tellerini onarır ve saçları eski sağlığına kavuşturur.

Natura Keratin free plus me bir saç botox ürünü. Hasarlı, yıpranmış,yanmış saçlara bakım yaparak saçları eski sağlığına kavuşturup onarıyor. Saçlara yumuşaklık ve parlaklık kazandırıyor. Ürün içeriğinde formaldehit ve zararlı hiçbir kimyasal madde barındırmıyor.  

Bana gönderilen Natura Keratin Free Plus Me Deneme Seti'nin içeriği:

                         -Natura Keratin Bakımı Free Plus me 125 ML

                         -Natura Keratin Arındırıcı Şampuan 120 ML

                         -Natura Keratin Sonrası Sülfatsız Şampuanı 120 ML

                         -Natura Keratin Sonrası Sülfatsız Saç Kremı 120  ML

*Set haricinde bende keratin bakımı sonrası uygulamak için Groomed Argan Yağı bulunuyor.

 

Peki bu ürünlerle saça keratin yüklemesi nasıl yapılıyor ?

                   * Natura keratin clarifying (arındırıcı) şampuan ile saçlarımızı 2 kere yıkıyoruz.

                   * Havlu ile saçların ıslaklığını alıp, hafif nemli kalacak şekilde saçlarımızı kurutuyoruz.

                   * Saçları bölümlere ayırıp uzunluğuna ve yapısına göre 70 - 90 ml keratini tüm saça uyguluyoruz. (İlk önce saç uçları, sonra saçların ortası, sonrada diplere yakın şekilde)

                  * Saçların hepsini yukarıda toplayıp saçlara bone takın (yada alüminyum folyo ile sarabilirsiniz)

                  *Hafif dalgalı saçlar için 30 dakika, kalın dalgalı ve kıvırcık saçlarda ise 45 dakika bekletilmesi yeterli oluyor.

                  * Bekleme süresinden sonra su temiz akana kadar saçları ılık su ile duruluyoruz.

*Hafif dalgalı saçlarınız varsa, saçlarınızda kalıcı fön istiyorsanız düzleştirici ile saçlarınızı düzleştirebilirsiniz. Ben dalgalı olan saçlarımda düzleşme istemediğim için, keratin saça nüfus etsin diye düzleştirici ile üzerinden hafif bir şekilde geçtim. Eğer kalıcı bir düzlük istiyorsanız kalın telli saçlarınızı ince tutamlara ayırarak 230 derecede, saçlarınız ince telliyse 200 derecede düzleştirebilirsiniz.

*Free Plus Keratini aynı gün saçınızdan yıkıyorsunuz.

*Keratin bakımı sonrası setteki şampuan ve saç kremini kullanmak, saçtaki keratin uygulaması etkisini arttırmak ve sürdürmek için önemli bir adım. Şampuan ve saç kreminin şekerli, saçta oldukça kalıcı olan bir kokusu var. Saçı yumuşatarak, dolgunluk ve parlaklık kazandırıyorlar.

 

Öncelikle keratin uyguladıktan sonra, saçlarınız bir sonraki yıkamaya kadar biraz ağırlaşıyor. Ancak endişelenmeyin. Saç yıkandığında o  ağırlık gidiyor, yumuşaklığı, parlaklığı, dolgunluğu hissediyorsunuz. Saçlarınız gözle görülür bir şekilde canlanıyor. Ürünün etkisi yaklaşık 2-3 ay arası sürüyor. Bu 2-3 aylık süreden sonra işlemi yineliyorsunuz.Bir kutu keratin benim orta boy saçlarım için toplam 2 kullanımlık. 

 

Keratin bakımı öncesi ya da sonrası kullanabileceğiniz Groomed Argan Yağı ise kurumuş saç tellerini nemlendirip bakım yapmayı, saçlara parlaklık katmayı vadediyor. Saçta ağırlık vs, yapmıyor. Nemli veya kuru saça uygulanabiliyor. Avucunuza bir kaç damla argan yağını damlatıp saç boy ve uçlarına uyguluyorsunuz.

Sonuç olarak, saçlarınız kimyasal işlemlerden dolayı yıpranmışsa, mat görünüyorsa, cansızsa bu keratin bakımını yaptırmayı düşünebilirsiniz. Bahsettiğim bu keratin bakımı ürünlerini ise Natura Keratinin internet sitesinden ( http://www.naturakeratin.com.tr/ )bulabilirsiniz.

Devamini Oku..

Buğulu Göz Makyajı

 

1_Buğulu göz makyajı modası hiç bitmez. Şimdi adım adım buğulu göz makyajı yapmayı öğreneceğiz.Önce göz kapağınıza hafif ve yağsız bir fondöten sürün. Böylece göz kapağınızın yağlanıp, makyajınızın uzun süre bozulmadan kalmasını sağlarsınız.

2-İkinci adımda ise göz kapağının ortasından diklemesine fakat yan çizerek(resime bakınız) göz bitimine doğru kalın çizgi halinde kalem sürün. Düzgün sürmenize gerek yok zaten bir sonraki adımda dağıtılacaktır.

3- Göz renginize veya  kıyafetinize göre renkli bir makyaj olmasını istiyorsanız; isteğiniz renk kalem kullanabilirsiniz. Şimdi siyahı pekiştirmek için fırça yardımıyla biraz siyah far sürün.

4- Sıra göz kalemini dağıtma işlemine geldi. Bir fırça ile resimdeki gibi uçlardan iceri doğru kalemi dağıtın. Burada dikkat edilecek nokta koyudan açığa dogru yapmanızdır.

5-Göz kaleminiz ile gözlerinizin içine çizgi çekin. Sonra kullanacağınız far ile alt kirpiklerinizi boyayın. Bu noktada far kullanmanız dumanlı ya da buğulu gözler elde etmenizi sağlayacaktır. Tercih size kalmış.

6-Kaleminizi göz kapağınıza dumanlı görüntü elde ettiğiniz yerlere doğru sürün. Göz pınarlarınıza da bir dokunuş yapabilirsiniz.
7_Sıra kirpiklerinizi dolgun ve hacimli gösterecek rimele geldi. Rimelinizin fazlalığını alarak yavaş hareketlerle kirpiklerinize sürün. Ve artık son adım yüzünüze bulaşan makyaj kalıntılarını silin.  Göz makyajınız bitmiştir.
8- Tercinize göre bir ruj ile makyajınızı tamamlayın.

Devamini Oku..

Cilt Lekeleri Çil Gibi Sorunlara Bitkisel Çözüm

Cilt lekeleri için 

• 2 adet çilek 
• Yarım elma 
• Yarım armut
• Yarım limon
• Yarım salatalık 
• 1 çay kaşığı karbonat 
• Aldığı kadar pirinç unu veya nişastası( yaklaşık bir yemek kaşığı)

Hazırlanışı 
Çilek, elma, armut ve salatalığı kabuklarını katmadan rendeliyoruz. Daha sonra içine limonu sıkıp karbonatı ilave ediyoruz. Karbonat kabartma görevi için kullanılıyor. En son aldığı kadar yaklaşık bir yemek kaşığı pirinç ununu ilave edip karıştırıyoruz. Pirinç unu katılık vererek karışımın yüzde tutunmasını sağlar. Ayrıca pirinç cilde tazelik ve canlılık verir. Bu karışımı her gün  yüze göze göz altına rahatlıkla sürülebilir. Tamamen doğal olduğu için gözlerde rahatlıkla kullanılabilir.

Cilt lekelerine karşı içmek için 

• 1 demet taze nane 
• 1 kilo limon kabuğu ile
• 1 litre su 

Hazırlanışı 
Taze nane ve limona 1 litre su ekleyip yaklaşık üç dakika kaynatıyoruz. Çay gibi günde 5 veya 6 bardak içiyoruz. Bu karışım iki günde bir yineleyerek tüketilmelidir. 21 gün uygulanıp ara verilmelidir.

Çiller için 

• 1 adet patlıcan 
• 1 bardak süt 

Hazırlanışı 
Patlıcanın kabuklarını sayup sütün içine atıyoruz ve özdeşleşene kadar bekliyoruz. (yaklaşık beş dakika kadar)  bu kabukları alıp her gün çil olan bölgeye uygulandığında çiller gidecektir.

Kuru ve yıpranmış ciltler için krem tarifi

• 1kahve fincanı yaban mersini
• Frenk üzümü 
• 2 çorba kaşığı süzme yoğurt 
• 1 çay kaşığı hindistan cevizi yağı

Hazırlanışı 

Bütün malzemeleri robottan çekiyoruz ve karışımı her gün düzenli cildimize uyguluyoruz.

Gece kremi tarifi malzemeler

• 1 adet salatalık 
• Zeytinyağı 

Hazırlanışı
Salatalığı rendeleyip suyunu sıkıyoruz. Suyuna badem yağı veya zeytinyağı katıyoruz. Bu karışım gece yatmadan gece kremi niyetine kullanabilirsiniz. Buzdolabında saklayarak her gece kullanılmalıdır. İçinde yağ olduğu için bozulmaz.

Devamini Oku..

Ağız Kokusunu Gidermek

Ağız kokusu; hemen hemen herkesin başına gelen, kişinin sosyal hayatını olumsuz etkileyip,kişiyi ve çevresini rahatsız eden durumdur. Genellikle ağız kokusunun altındaki sebep, ağız içindeki bakterilerin dışarı atılmaması ile oluşur. Dişlerimizi fırçalasak dahi bakteri plakları  tam olarak dışarı atılamadığı için istemediğimiz kötü kokulara sebep oluyor. Kişinin psikolojisine ve sosyal hayatını olumsuz etkileyerek kişide özgüven eksikliği yaratan ağız kokusu tedavisi mümkün olan bir rahatsızlıktır. Dünyada her dört insandan üçünde görülen kötü ağız kokusu, kişiyi zor durumda bırakmaya sebep oluyor. Bu durumdan kurtulmak için nefesinizi avucunuza üfleyerek koklayabilirsiniz eğer kötü bir koku hissederseniz basit bir sakızla o anı idare edebilirsiniz. Çünkü kimse ağzının koktuğunu çok yakını dahi olsa da karşısındakini incitmemek için söyleyemiyor.
Herkesin sabah uyandığında ağzında koku olabilir bu normal durumdur. Zaten gün içinde yiyip içilen  gıdaları düşündüğümüzde, sabahki ağız kokularının normal olduğunu anlayabiliriz. Kötü nefes kokusu nedeniyle çevrelerinde zor duruma düşen kişiler özellikle bademcik taşının neden olduğu kokulardan kendileri de rahatsız oluyor. Yemek kaynaklı ağız korkularına sebep olan yiyecekler, baharatlı yemeklerden sonra diğer zamanlara göre daha fazla artış gösteriyor. Özellikle soğan ve sarımsak grubundaki yiyeceklerin sebep olduğu kokular 72 saat sürmektedir.. Normal olan ağız kokularının yanında hastalıklara bağlı ağız kokularıda olabilmektedir Burun, ağız, solunum yolu ve midedeki rahatsızlıklar sonucu ortaya çıkan başlıca ağız kokusu hastalıkları şunlardır.

Ağız kokusuna neden olan hastalıklar

• Çürük diş
• Diş eti enfeksiyonu
• Ağız yaraları
• Boğaz enfeksiyonu 
• Bademcik iltihabı 
• Solunum sisteminde enfeksiyon (boğaz enfeksiyonları, sinüs enfeksiyonları, akciğer enfeksiyonları)
• Kronik sinüzit ve / veya geniz akıntısı
• Kronik bronşit
• Diyabet
• Reflü
• Karaciğer veya böbrek hastalığı
• Bademcik taşı 

Ağız temizliğinin yeterli  olmamasından  kaynaklanan ağız kokusunu gidermek için  kişiye özel  ağız bakımı yapılır ve  tıbbi alanda bademcik taşlarını temizlenir. Eğer ağız kokusu ağız enfeksiyonlarından veya diğer hastalıklardan kaynaklanıyorsa , enfeksiyonlar tedavi edilir tedavi sırasında çürük veya sorunlu dişler varsa çekim yapılır.

İstenmeyen ağız kokularını önlemek için;

• Düzenli dişlerinizi fırçalayın. 
• Diş ipi kullanarak fırçanın ulaşamadığı ve diş aralarında kalan atıkları temizleyin.
• Sakız çiğneyerek ağız kokularından ve atıklardan kurtulun. Özellikle naneli sakız çok etkilidir.
• Yediğiniz yiyeceklere dikkat edin. Soğan sarımsak gibi besinlerin  kokusu 72 saat boyunca ağızda kalır bunu göz önüne alarak bu besinleri tüketin. 
• Bol bol su içerek ağızda kalan gıda atıklarının su ile gitmesine yardımcı olun.
• Yediğiniz yiyecekleri çok çiğnemeye özen gösterin. Böylece  gıdalar  daha fazla tükürüğe buluşarak  temizlenecektir.
• Ağzındaki bakterilerin düşmanı olan tarçını bol bol tüketmeye özen gösterin. 
• Taze sebze ve meyve tüketin özellikle elma yemeye özen gösterin.
• Karanfil, nane ve maydanoz çiğneyin bu bitkiler ağız kokusunu anında keser.
• Uzun süren açıklıklardan kaçının açlık ağız kokusuna sebep olur.
• Alkol  sigara  gibi zararlı alışkanlıklardan uzaklaşın. Bu alışkanlıklar hem vücuda zarar veriyor hemde ağız kokusu yapıyor.

Devamini Oku..